Cebit 2008′den İzlenimler

Organizasyonundan sorumlu Deutsche Messe ve Hannover Fairs ile sponsor markaların etkin tanıtım çalışmaları sonucu Cebit fuarı yetkilileri beklediği katılımı sağlamıştır diye düşünüyorum. Halkın fuara ulaşımı, şehrin farklı noktalarından yarım saatte bir kaldırılan İETT otobüsleri ile sağlandı. Girişimci ruhlu insanımız, kalkış noktalarında konumlandırdığı korsan servis ağları ve “Cebit’e davetiye bulunur” satış temsilcileri ile Cebit fuarına kendince destek de verdi

Gelelim Cebit fuarının içeriğine…Bloglarından takip ettiğim kadarıyla ben de diğerleri gibi aynı görüşü paylaşıyorum : Fuar, beklentilerimin altındaydı. Daha farklı yeni geliştirme ve teknolojiyi orada görmek isterdim. Cuma günü, tam gün, fuar alanındaydım ve gözüme ve kafama takılan noktaları şöyle bir sıralayacak olursam;

1. Fuarlardaki yazılı döküman, ilan, bültenler ve kataloglardan artık hazetmiyorum. Özellikle teknoloji içerikli bir fuarda bu kadar kağıt kirliliğini görmek (Çoğu insanın bunları ayrıntılı okuduğunu da tahmin etmiyorum) çok hoş değil.

2. Salon giriş çıkışlarında neden yaka kartlarımız okunuyordu ? Uzaktan erişimli RFID teknolojisi nerede ? İTÜ Endüstri Mühendisliği Öğrenci Sempozyumu’nda bile RFID gayet etkin biçimde kullanılmıştı. Yaka kartımı eline alıp okutmaya çalışan güvenlik elemanları azalarak bitsin lütfen.

3. Cumartesi günü olması nedeniyle midir bilemem ama, bazı standlardaki satış/tanıtım personeli adeta uyuyordu. Önlerinde duran şeker vazoları ve tükenmiş kurabiye tabaklarının arkasında ” Bu standa uğramayın” görüntüsü çiziyorlardı. Hatta birkaçı arasında “Abi, zaman geçmiyor ya, bitse de gitsek” muhabbetlerine tanık oldum. Teknoloji, bilişim, heyecan yaratan yenilikler konsepti ile bu uyuşuk personeli çok bağdaştıramadım açıkçası.

4. Alcatel’in standı neden o kadar küçüktü ? Cebit’ten çok fazla birşey beklemiyorlar mıydı ?

5. Turkcell ve Türk Telekom firmaları fuara damgasını vurmuştu kesinlikle. Vodafone’u göremedim (!). Avea da Turkcell kopyası standları ve bana 1 saat boyunca “Akıllı Poster” (Mobil Cüzdan-Ödeme) mantığını anlatmaya çalışan personelleriyle oradaydı. Sürekli takip eden bir firmada çalışmak nasıl bir duygudur, merak ediyorum.

6. Türk Telekom’un WİRO servisinin Skype’tan ne farkı var ? Neden Türk Telekom’un hayatımızı değiştirecek yenilikler diyarı beni hiç heyecanlandırmıyor ?

7. Fuarın kalitesi ve katılımcı kitlesinin ilgisi konusunda tek bir olay yeterliydi aslında. En yoğun ilginin TTN Mobile ın cep telefonu ödüllü yarışması ve sahnedeki şeffaf sarışın kızımıza olması üzgünüm ama teknoloji ve bilişim konusunda daha fazla yol almamız gerektiğini düşündürttü bana. Tamam, kızımız çok güzeldi, alımlıydı, yaşlı, göbekli ve bıyıklı amcalarımız kendisiyle fotoğraf çektirmek için sıraya giriyordu ve insanlar cep telefonu yarışması için birbirini eziyor, 10. yıl marşıyla milliyetçi duygular kabartılıyordu ama bir bilişim fuarında maksimum ilgi buna mı olmalıdır, sorarım.

8. Akbank, fuarın banka sponsorluğunu alıp, yeni internet şubesi ve cep şubesini tanıtırken Garanti niye orada değildi ? 2009′a girerken geldiğimiz nokta cep telefonumuzdan banka şubemize girebilmemiz mi olmalı ? Bu arada TEB’in pratik internet şubesi konseptini beğendim. TEB, iphone CEPTETEB ve pratik internet şubesi atılımlarıyla bu konuda güzel hamleler yapıyor.

Sonuç : Gidiniz, görünüz, seneye tekrar gidelim, her sene gidelim ama lütfen fuarda gördüğümüz sözde yenilikler (!) den sonra yine fuardan edindiğimiz PC Magazine dergisinde “ABD’de x teknolojisi piyasaya sunuldu” yazılarıyla hayal kırıklığı yaşamayalım.